Dağınık Beyin Sendromu

Kimi zaman ben ne yapacaktım sorusunu sizinde kendinize sorduğunuz oluyor mu?

O anda birçok farklı fikir kafanızdan jet hızıyla geçerken jetgillerce sürünen düşünceler bazen bizi dağınıklığın ötesine götürüyor.

Her birimizin zaman zaman bu karmaşa içinde olduğunu düşünüyorum.

2001 yılında Joshua Rubinstein, Jeffrey Evans ve David Meyer tarafından gerçekleştirilen bir deneyde farklı görevler arasında geçiş yapmanın ciddi zaman kaybına neden olduğu, görevler giderek karmaşıklaşıyorsa verimliliğin daha da düştüğü gözlenmiş.

‘Darbeli uçlu matkap benzetmesi’ ile daha önce bahsettiğim multitasking çalışmanın da dağınık beyin sendromuyla aynı doğrultuda benzerlik gösterdiği kanaatindeyim.

Yalnız birden fazla işi yürütebilme ya da hobileriyle işini aynı anda yürütebilme gibi durumlarda söz etmek burada farklı bir bakış açısına sebep olabilir:

Örneğin, e-posta cevaplamak, bir SMS atmak veya bir tweet yazmak gibi basit birkaç işi tamamladığımızda, beynimize dopamin hücum eder, dopamin bir ödüllendirme hormonudur. Beynimiz dopamine bayılır, dolayısıyla biz de bir işten bir işe sürekli iş değiştirmeye yöneliriz. Beynimiz o minik minik dopamin dozlarının arayışına girer ve kendimizi çok işler başarıyormuş gibi hissederiz. Bu da oldukça tehlikeli bir geribildirim kısır döngüsüne döner. Fazla kritik düşünme gerektirmeyen yüzlerce ufak tefek işi yaptık diye kendimizi çok iş yapmış gibi hisseder, bir nevi müptelası olup ufak işlerle uğraşır, büyük işleri erteler oluruz. Bazılarımız sosyal medya ve e-postalara bakmanın bir saplantıya dönüştüğünü görür.[1]

‘Multitasking, iş kalitesini ve etkinliğini düşürüyor’

Multitasking, önemsiz bilgileri filtrelemeyi ve düşüncelerimizi organize etmemizi zorlaştırırken işimizin etkinliğini ve niteliğini azaltır.

McKinsey Global Institute çalışmasına göre, haftalık iş akışının %28’i e-postalara cevap vermekle geçmektedir. SMS cevaplama ise daha da kötüdür. İnsanı ivedilikle cevap vermeye iter. Ortasında olduğunuz çok önemli bir işi yarıda bırakır, o önemli önemsiz mesaja veya e-postaya yönelirsiniz. Belki 5 dakika süren cevabınız size kimi zaman 15 dakikalık bir zaman kaybına, kimi zaman da yaratıcı bir düşüncenin yok olup gitmesine neden olur.[2]

Beynimiz bir anda bir iş yapacak şekilde donanımlıdır. Aynı anda birçok işi yaptığımızı düşünsek de aslında böyle olmamakta, beynimiz sürekli bu işler arasında gidip gelmektedir. [3]

Öncelikle ‘dağınık beyin sendromu’ndan söz edebilmek için odaklanma sorunu yaşayabileceğimiz senaryoları düşünelim:

2007’de yapılan bir araştırma, çalışmaların üç dakikada bir e-posta vb. süreçlerde sürekli kesintiye uğradığını ortaya koydu. Bu şekilde kaybedilen zaman, yaratıcılık azalması, hata ve yorgunluk ise 50 bin çalışanı olan bir şirkete yılda 1 milyar dolara mal oluyor.

Texas Üniversitesinde Beyin Sağlığı Merkezi’nin kurucusu Dr. Sandra Bond Chapman’a göre, aynı anda birçok işi yapmaya çalışmak yüzeysel düşünmeye, yaratıcılık eksikliğine, hatalara ve gereksiz bilgiyi eleyememeye neden oluyor. Çünkü beyin bir anda birçok iş yapacak şekilde donanımlı değildir ve bunu uzun süre yapmaya çalışmak stresi artırdığı gibi depresyona ve entelektüel kapasitenin azalmasına da yol açıyor. [4]

Konsantre olabilmek için neler yapılabilir? 

◾ Odaklanmayı sağlayacak bir ortam yaratılabilir. O anda yapılan işin dışındaki e-posta ve diğer mesaj uyarılarını kapatılabilir.

◾ Zaman alan ve dikkat dağıtan işleri sıralayabilirsiniz. E-postaları ve sesli mesajları kontrol edip cevaplamak için belli bir saat ya da zaman dilimi ayırıp gün boyunca dikkatinizi dağıtmasını önleyebilirsiniz.

◾ Kesintiye uğratılmak istemediğiniz zamanları açıklayıp ulaşılamadığınız zamanların dönüşlerini daha sonra yapabilirsiniz, size gün içinde ulaşabilecekleri zamanı belirleyebilirsiniz.

Bildiğimiz gibi vakit kaybı olarak değerlendirdiğimiz birçok durum sosyal medya ile de birleştirdiğinde kimi zaman fark edemediğimiz kadar çok fazla vakit kaybına neden olduğu kadar, dikkat dağınıklığını da tetiklemektedir. Fakat aynı anda birçok iş yapmaya çalışmanın etkili olmadığına dair oldukça fazla veri olsa da eski alışkanlıklar yeni teknolojilerle birleştiğinde birçok işyerinde bu yöntem hakim olmaya devam etmektedir. [5]

  • Yararlandığım Kaynaklar: [1]  Dunya Online, [2]  Daily News, [3]  Bbc, [4] e-psikiyatri, [5]  Daily News
  • Görsel Kaynak: [1] nbeyin, [2]  nbeyin, [3]  bilinix

Bir Cevap Yazın